9 Haziran 2014 Pazartesi

Hallo Bitches !

Her gün biraz daha sona yaklaştığımızı hissettiğimiz anda aslında yaşadığımızı fark ettiğimiz dünyadan merhaba, insanlar.
eh amacım değişik söz sanatları yapmak değil, sadece kısaca kendimi tanıtıp -belkide kendime bir kez daha-çünkü hatırlatmak iyidir-- genel olarak erasmus güncemi, neler yaptığımı, bu süreçte hangi durumlarda hangi yollara başvurduğum gibi şeyleri buraya not etmek istiyorum. Oradaki anılarımı, arkadaşlıklarımı, ilişkilerimi..

hem diğer gidecek arkadaşlara faydalı olur hemde benimde bazı şeyleri yaptığımı unutmamam için bir araç.
evet fikir pek orjinal görünmeyebilir ama bunu umursamıyorum.

İzmir'de Ege'de psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğrencisiyim. değişik hayallerim var, modern dansla ilgileniyorum, fakültemi pek sevmiyorum. fakültedeki insanları da pek sevmiyorum. neden buradayım bilmiyorum. normalde istanbul'da yaşıyorum ve burada oldukça sıkılıyorum -bazen sıkılmayı da özlüyorum çok yoğun olabiliyorum- > bunu daha sonra açıklayaceyim.

Şimdi şu ana kadar erasmus için ne yaptım bunlardan bahsedeyim.

İlk olarak hakkımda verilen kararın %75ini etkilemiş olan bir yabancı dil sınavına girdim -İngilizce-
Bu sınav hazırlık sınıfımın final sınavından daha kolaydı, zorlanmamıştım fakat 86 almışım.
gerçi bütün fakültelerin listesini gördüğümde bunun pekte düşük bir not olmadığını gördüm. -ukalalık değil-

daha sonra vizelerden sonra mülakatım vardı. doğum günümden bir kaç gün önce. mülakatta bir kaç yönden şanslıydım.
bölümden az kişi mülakata girdi. bazılarını çok sıkıştırmışlar almanca bilmedikleri için. anadolu lisesi mezunu olmadığım için almanca bilmediğimi söyledim bana bu konuda baskı uygulamadılar. hatta hiç bir konuda baskı uygulamadılar ben uyguladım. çünkü sen saldırmazsan biz saldıracağız havası vardı.özgüven istiyorlar.
beş tanesinden biri anadolu lisesi mezunu olmayıp nasıl bu kadar yüksek not ortalaması yaptığımı sordu.
eğitim fakültesinde, insanları bu şekilde kategorize etmenin ne kadar yanlış olduğunu seksi bir tarzda anlattım. etkilendiğini düşünmüyorum.. :(
ingilizce konusunda mülakatta zorlamadılar. ben kolay geçtim yeea. sonuç olarak ; evet bütün duyduklarınız ve bildikleriniz doğru, direk tipe bakıyorlar.

daha sonra fc düsseldorfun gerekli erasmus incomings belgelerini sitesinden bulup doldurdum learning agreement için dersleri almanyadaki koordinatörden bir kaç e-mail sonrası alabildim, ve kendi ünimin öğrenci bilgi formunu doldurup bugün 2 de rektörlüğe teslim ettim.fakat learning agreement bizim koordinatöre. kendisi üst yazıyla yollayacak rektörlüğe.
yollandığında rektörlükten gidip bu belgeleri teslim alacağım
sonra bütün belgeleri taratıp e-mail ve posta yoluyla almanyaya yollayacağım. ayın 15ine kadar.
eve şu işler bittikten sonra blogu açmak daha mantıklı olacaktı belkide ama koy götüne finallere de çalışmıyorsun sevgili aren otur yaz dedim kendime.

son olarak bugün rektörlükte çektiğim tatliş ve anlamlı selfiemi paylaşmak istedim.


 hadi koşarak uzaklaşalım buradan.

Fakülte ve rektörlük arası izmirin sıcağında kaç tur attım bilmek istemezsiniz. hemde bir imza için. değişik küfürler geliştirdim kendi çapımda. finallerin ilk günüydü, tiplerle dalga geçtim.. - bizim yarın başlıyormuş finaller ben tarihe bakmadan bugün okula giderken metronun ordan döndüm de sonradan farkedip, bu da tamamen ayrı bir anım tabi..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder